Teslim Olanların Kur'an'a İmanda 19 Dayatması

Teslimiyet Dini ile ilgili web sitemizde bir çok açıklamaya ulaşabilir ve kendi web siteleri olan teslimiyetdini.com adresinden kendi açıklamalarını, çağrılarını öğrenebilirsiniz. Teslimiyet Dininin takipçilerine teslim olanlar denilmektedir.

Teslim olanların gerek kendi orijinal web sayfalarında, gerekse de önde gelen teslim olanların sosyal medya platformlarında (Youtube, Tiktok, Instagram, Facebook vs.) yaptıkları canlı yayın ve paylaştıkları videolarda bir çok konu dikkat çekmektedir. Bunların biri de Kur'an'a iman konusudur.

Teslim olanların tabi oldukları Teslimiyet Dinine göre; Kur'an'ın Tanrı sözü olduğu 19 matematiksel sistemi ile tartışmasız bir şekilde ispat edilmiş, bu ispat etme nimeti, Tanrı'nın devamlı kontrolde olması ve her şeyi belirlemesi gerçeğine bağlı olarak Reşad Halife'ye verilmiş, verilen bu büyük mucizenin sonucu ve 19 sisteminin kendi içerisindeki çıkarımlarla Kur'an'daki işaretlere bağlı olarak Reşad Halife'nin son Resul olarak görevlendirildiği tartışmasız şekilde tespit edilmiş oup, bu silsilenin kabul edilmesi gerektiği iddiasını barındırmaktadır.

Reşad Halife'yi son resul (antlaşma elçisi) ilan etmelerinin temel nedenini 19 matematiksel sistemine bağlayan Teslim Olanlar, bu sisteme bağlı olarak Reşad Halife tarafından yazılan "Son Ahit" yahut "Kur'an Son Ahit" olarak adlandırılan kitabı da kutsal kitap olarak görmektedirler (Ayrıntılar için bknz: https://resadhalife.com.tr/teslimiyet-dininin-kutsal-kitabi-nedir). Başka bir ifade ile teslim olanlara göre Kur'an'ın orijinal metni değil, Reşad Halife tarafından yazılan, içerisinde Reşad Halife'nin son resul (antlaşma elçisi) olduğu ön kabulüne bağlı ve ayetlere parantez açmak suretiyle kendisini Kur'an metnine eklediği İngilizce çevirisi, önsöz, giriş ve 38 ekten oluşan kitabı, Teslimiyet Dininin "Kutsal Kitabı"dır.  Bir çok teslim olan dahi, bu gerçekliğin farkında değillerdir.

Bir ateist yahut deist ya da başka bir din mensubu hatta klasik İslam anlayışlarından birine tabi olmuş Kur'an'a iman eden bir Müslüman; savundukları inanç yahut inançsızlıkla ilgili Teslimiyet Dinine karşı bir görüşü, Kur'an ayetine bağlı olarak ileri sürdüklerinde Teslim Olanlar, hemen mavi kaplı "Son Ahit" kitabını göstermekte ve bu kitapta yer alan meal, ekler, önsöz yahut girişe atıf yaparak cevap vermektedirler. Ne Kur'an'ın Arapça orijinal metnindeki tespitleri ne de Reşad Halife dışındaki mealcilerin çevirilerini kabul etmemektedirler.

Ve aynen şunu söylemektedirler: "Kur'an'ın Tanrı sözü olduğunu ispatlaya bilir misin? Sen neden Kur'an'a iman ediyorsun?" Karşıdaki kişi iman etmesiyle ilgili her ne cevap verirse versin, "vahiy Muhammed Peygambere inerken gördün mü, Cebrail'in vahyi iletirken şahit oldun mu" gibi aforizmalarla olayı "kesinlik ve bilimselliğe" getirmektedirler. Tam bu noktada "bizim elimizde Kur'an'ın Tanrı sözü olduğuna ve korunduğuna dair kesin, bilimsel bir kanıt var. Bu kanıt, 19 sistemi. Artık Kur'an'ın 19 sistemi ile Tanrı sözü olduğu ispat edilmiştir." diyerek, Kur'an'a imanı sadece 19 sistemini kabul etmekten geçtiğini dayatmaktadırlar. 19 sistemini kabul etmeyerek Kur'an'a iman eden herkesi, Kur'an'a tam iman etmemiş (hatta edememiş) yahut zayıf imanlı olarak yaftalayan bu teslim olanlar, "19 sistemini kabul etmedikçe, Kur'an'a tam manasıyla iman etmiş olamazsınız" dayatmasını devamlı pompalamaktadırlar.

Peki buradaki amaç, Kur'an'a inanan kişi sayısını artırmak mıdır? Görünüşte gayet makul, akla uygun ve bilimsel görülen 19 sisteminin dayatması, esasında içerisinde bir çok yanlış, saptırma ve Kur'an dışı kabulü beraberinde getirmektedir. 

Eğer bir kişi 19 matematiksel sistemine bağlı olarak Kur'an'a iman ederse, 19 matematiksel sisteminin beraberinde getirdiği Reşad Halife'nin son resul yani antlaşma elçisi olduğunu, Reşad'ın yaptığı İngilizce çevirinin Kur'an'ın tam, eksiksiz ve güncel tek çevirisi olduğunu, çeviri adı altında ellere tutuşturulan "Son Ahit" kitabının kutsal kitap olduğunu, bu kitapta Reşad'ın ayetleri saptırarak ve ayetlere kendi ismi ekleyerek yaptığı çevirinin yanı sıra, önsöz, giriş ve 38 ekten oluşan yazıların da kutsal sayılması gerektiğini, kabul etmesi zorunlu olacaktır.

İşte Teslimiyet Dininin deşifresi budur. Teslim Olanlar insanları; Kur'an'a yahut Yüce Allah'a veya kendi deyimleri ile Tanrı'ya değil, Reşad Halife'ye ve onun Kur'an'ı değiştirerek, ekleme çıkarmalar yaparak, kutsal olmayan yazılar ekleyerek oluşturduğu Son Ahit kitabına ve buradaki kabullere çağırmaktadırlar.

Teslim olanların; namaz, oruç, hac, zekat, haramlar-helaller gibi bir çok konuda Kur'an'dan hareket ettiklerini açıkça görmekteyiz ve hatta Kur'an'ın doğru anlaşılması için bir çok çalışma yaptıkları da reddedilemezdir. Kaldı ki hurufu mukattalar ile ilgili açıklamaları ve tespitleri, Kur'an'daki bir çok cevapsız soruyu ortadan kaldırmıştır. 

Ancak unutulmamalıdır ki, bir kazan çorbaya konulan bir damla zehir, şifa niyetine içilecek bir kazan çorbayı, ölüme götüren bir içecek haline getirir. Hak ile batıl arasında, sadece batıl vardır. Reşat Halife tarafından inanç alemine kazandırılmış bu kadar büyük kazanımlara, Kur'an'daki bir çok hususa ilişkin doğru belirlemeler yapılmasına ve hatta çözülemeyen hurufu mukattalara ilişkin bir açıklama getirilmesine rağmen; son resul, antlaşma elçisi ve Reşad'ın elçiliğine iman etmeyen herkesin kafir ilan edilmesi, tüm gerçekliği yerle yeksan etmiş, kazanımları sıfırlamıştır.

19 sistemi üzerinden yapılan hesaplamalar ile hurufu mukattalar açıklanabilirse de aynı sistemin Reşad'ın bir peygamber olmasını doğrulamayacaktır. Zira ayetler açıktır ve bu konuda web sitemizde bir çok makale ile bu sapkın durum deşifre edilmiştir. 

19 sistemi üzerinden, tek bir rakama indirgenmiş ebced hesabı benzeri bir kısım kuralsız çarpma, toplama gibi işlemlerle Reşad'ı resul, Son Ahit'i tek kutsal kitap yapmak, Kur'an'ın orjinaline de meallerine de aykırıdır. Eğer bir matematiksel hesapla bir şeylerin hesaplanması doğruysa, tüm dinler tarihi bu hesaplamalarla bir şeylere ulaşma konusunda Reşad'dan çok daha inandırıcı hesaplamalar ortaya koymuşlardır. 

Bir diğer husus da şudur: Teslim Olanlar herkesi, açık olarak 19 sistemine bağlı olarak Kur'an'a (daha doğrusu Son Ahit kitabına) iman etmeye zorlamaktadırlar, başka türlü bir imanın mümkün olmadığını, eksik yahut basit kalacağını söylemektedirler ancak; bugüne kadar Kur'an'a tüm iman edenleri bir kenara bıraksak bile elimizde cevabı bu mantıkla verilemeyecek bir soru vardır: REŞAD HALİFE, 19 SİSTEMİNİ KEŞFETMEDEN ÖNCE KUR'AN'A NASIL İMAN ETMİŞTİR? HATTA EĞER KENDİ İÇERİLERİNDE TUTARLI OLMAK İSTİYORLAR İSE REŞAD'IN, KUR'AN'A İMANI NASIL OLMUŞ İSE ONU TEMEL ALMALARI GEREKMEKTEDİR ZİRA REŞAD'I 19 SİSTEMİNİ BULMAYA BU İMANI İTMİŞ VE BU SONUCA ULAŞTIRMIŞTIR! KUR'AN'DA YÜCE ALLAH, KUR'AN'A İMAN EDİLMESİ İÇİN HANGİ GEREKÇELERİ İLERİ SÜRMÜŞ İSE İNSANLAR O GEREÇELERDEN HAREKETLE BİN YILLARDIR KUR'AN'A İMAN ETMİŞLERDİR. İŞTE, BAŞTAN BU YANA SÖYLEDİĞİMİZ REŞAD'IN KUR'AN'I SAPTIRMASI ÜZERİNE KURULU BU TESLİMİYET DİNİNİN BATIL OLDUĞU, YÜCE ALLAH'A YAHUT KUR'AN'A İNSANLARIN ÇAĞRILMADIĞI, AÇIKÇA BURADAN GÖRÜLMEKTEDİR. KUR'AN'IN İNİŞİNİN ÜZERİNDEN 1500 YILA YAKIN BİR SÜRE GEÇTİKTEN SONRA, KUR'AN'A İMANIN TEK ADRESİNİN 19 SİSTEMİ OLDUĞUNU DAYATMAK, KUR'AN'DA YÜCE ALLAH'IN KUR'AN'A İMAN İÇİN ÖNE SÜRDÜĞÜ GEREKÇELERİ HİÇE SAYMAK, YÜCE ALLAH'A MEYDAN OKUMAKTIR.

Ayrıca, kendini son Resul ilan eden Reşad Halife'nin, 19 sistemine bağlı olarak, Muhammed Peygamberin övüldüğü Tevbe Suresi'nin son iki ayetinin Kur'an'a sonradan eklendiği iddiası da dikkat çekicidir. 19 sistemi; bir kişiyi son resul ilan eder iken, Kur'an'ın kendisine indiği Muhammed Peygamber'i öven iki ayeti Kur'an dışı bırakmaktadır. Bu bir tesadüf müdür? Neyse...

Sonuç olarak şunu söylemek kaçınılmazdır: Teslimiyet Dini üyeleri, 19 sistemi üzerinden Kur'an'a inanan-inanmayan herkesi, 19 sistemine bağlı olarak Kur'an'a değil Reşad'ın peygamberliğine (resullüğüne) ve içerisinde saptırılmış, amaçsal yorumla tevil edilmiş, içerisine parantez içerisinde Reşad'ın adı eklenmiş, önsöz, giriş ve 38 ek ile "Kur'an yetmez" denilerek eklemeler yapılmış "Son Ahit" kitabına çağırmaktadırlar. Aksini iddia edenler, koydukları deliller içerisinde çelişkiyle boğulup gitmeye mahkumdurlar zira bugüne kadar hep böyle olmuştur. 

Ankebut 51'e dayanarak, hadisçileri ve mezhepçileri tekfir eden Teslim Olanlara soruyoruz: Kur'an size yetmedi mi de önsöz, giriş ve ekler ekleyerek, Reşad'ın videolarındaki belirlemeleri Kur'an'dan sayarak yazılan Son Ahit kitabını "Kur'an"mış gibi göstererek, 19 sistemi güzellemeleriyle dayatıyorsunuz? Hiç copyright gibi saçmalıklara girmeyin çünkü Reşad Halife'nin son resul olduğu copyright ile sabit değil, Al-i İmran 81 ve Ahzap 40. ayetlerin Reşad'ın saptırmasıyla batıldır. 

Unutulmamalıdır ve kaçırılmamalıdır ki; Kur'an'ı herkes kendi anadilinde okumalı ve anlamalı, yaşamalıdır. Buna itiraz etmek, hak değildir. Ancak hem Kur'an tek kaynak demek hem de Kur'an çevirisine eklemeler, çıkarmalar hatta içeriğini değiştirmeye kalkmak, büyük bir münafıklıktır. Tekfir edilmesi gereken, bu tip girişimlerde bulunanlardır.